Ankara’dan Bitlis’e Vangölü Ekspresi ile görsel şölen
Ankara’dan yola çıkarak Kırıkkale, Kayseri, Sivas, Malatya, Elazığ, Bingöl ve Muş güzergâhlarından geçip Bitlis’in Tatvan ilçesinde son bulan Vangölü Ekspresi, 1315 kilometrelik masalsı seyahatini 60 durakta tamamlıyor. Yedi yıl evvel başlayan bu tren seferi, her mevsim sunduğu farklı görünümlerle yolcularına adeta bir görsel şölen yaşatıyor. Bilhassa tabiatın uyanışa geçtiği ilkbahar aylarında, bu seyahat eşsiz karelere sahne oluyor.
Türkiye’nin doğusunu kat eden bu nostaljik tren, bölgeyi hem keşfetmek isteyen gezginlere hem de objektifini tabiata çeviren fotoğrafçılara ilham veriyor. Vangölü Ekspresi’nin Elazığ ve Bingöl geçişleri, Anadolu Ajansı takımları tarafından havadan görüntülenirken, trenin Murat Irmağı üzerindeki Aşağı Kaleköy Baraj Gölü ve Fırat üzerindeki Keban Barajı’nı geçen demir köprülerdeki seyrine tanıklık edenler, tabiatın trenle buluştuğu o büyüleyici anlara hayran kaldı.
“O ANLARI ÖLÜMSÜZLEŞTİRDİK”
Bingöl Fotoğraf Kulübü Lideri Esra Bürçün, 2015’ten bu yana fotoğrafla ilgilendiğini, ortalarında avukat, öğretmen, polis ve sıhhat çalışanlarının da bulunduğu bir küme meraklıyla birlikte kentte bir fotoğraf kulübü kurduklarını aktardı. Bingöl’ün doğal ve kültürel zenginliklerini belgelemek maksadıyla seyahatler düzenlediklerini söyleyen Bürçün, farklı kentlerdeki fotoğrafçılarla da temas kurarak onları da bu keşfe ortak ettiklerini belirtti.
İlkbaharın taptaze tabiatında Vangölü Ekspresi’nin oluşturduğu görüntüleri kadrajlarına aldıklarını lisana getiren Bürçün, “Doğanın renkleri, gökyüzündeki bulutlar ve trenin suyun üzerinden geçtiği o an… Hepsi bir ortaya gelince harikulâde imgeler ortaya çıktı. Biz de bu anları yakaladık, hafızalara kazınacak kareler elde ettik” dedi.
“TRENLE BİRLİKTE DOĞAYI DA KEŞFETTİM”
Bingöl Devlet Hastanesi’nde hemşire olarak görev yapan ve kulüp üyelerinden biri olan Eda Orak ise beş yıl evvel yaşadığı ferdî bir kaybın akabinde hayata tekrar tutunmak için fotoğrafa yöneldiğini anlattı. Aldığı temel eğitimle fotoğrafçılık hünerlerini geliştirme seyahatine çıkan Orak, kulüpte kendini keşfetme fırsatı bulduğunu lisana getirdi.
“Bingöllüyüm fakat bu kenti nitekim tanımamı fotoğrafçılık sağladı” diyen Orak, şunları söyledi:
Arkadaşlarımla birlikte keşfe çıktıkça kentin hoşluklarını tekrar fark ettim. Daha evvel bu köprünün ve trenin fotoğrafını hiç çekmemiştim. Bugün hava çok hoştu, ışık olağanüstüydü. Vangölü Ekspresi’ni çektik ve ortaya çok hoş kareler çıktı. Çektiğim fotoğraflar beni nitekim memnun etti.
