Tabaktan yatak odasına: Yeme alışkanlıkları ve cinsellik arasındaki bağ

Yemek ve cinsellik… Birinci bakışta farklı dünyaların konusu üzere görünseler de, bilim bu iki temel dürtünün aslında tıpkı biyolojik, ruhsal ve kültürel yerlerde şekillendiğini gösteriyor. Hazla ilişkilendirilen bu iki davranış biçimi, bireyin hem fizikî sıhhatini hem de ruhsal istikrarını direkt etkileyen ortak düzeneklerle çalışıyor. Pekala, yeme alışkanlıklarımız cinsel davranışlarımızı nasıl şekillendiriyor?

1. ORTAK BİYOLOJİK TABAN: BEYİN VE DOPAMİN

Hem yemek yemek hem de cinsel bağlantı, beyindeki ödül merkezlerini aktive eden davranışlardır. Bilhassa dopamin, bu iki aksiyonun de merkezinde yer alır. Yüksek yağ ve şeker içeren yiyecekler, tıpkı cinsel uyaranlar üzere dopamin salgılanmasını tetikler. Bu nedenle sıhhatsiz beslenme alışkanlıkları, kısa vadeli hazlar sağlasa da uzun vadede hem yeme hem de cinsellikte tatmin eşiğini yükselterek bağımlılık gibisi davranışlara yol açabilir.

2. BESLENME BİÇİMİNİN CİNSEL SIHHATE ETKİSİ

Yapılan araştırmalar, istikrarlı ve antioksidan açısından varlıklı bir beslenmenin hem hormonal dengeyi koruduğunu hem de cinsel performansı artırdığını ortaya koymuştur. Bilhassa çinko, magnezyum ve omega-3 yağ asitleri, libido üzerinde direkt tesirlidir. Öte yandan çok alkol, işlenmiş besinler ve obezite, hem bayan hem erkeklerde cinsel isteksizlik ve performans düşüklüğüne neden olabilir.

3. DUYGUSAL AÇLIK VE CİNSELLİK

Psikoloji alanındaki bulgular, duygusal açlığın hem çok yeme hem de cinsel yönelim ve davranışlar üzerinde tesirli olabileceğini gösteriyor. Bilhassa gerilim, tasa ve depresyon üzere durumlar, bireyleri “haz odaklı tüketim”e yönlendirebilir. Bu bağlamda, yemek ve cinsellik, yalnızlık ve duygusal boşlukların doldurulmaya çalışıldığı araçlara dönüşebilir.

4. KÜLTÜREL KODLAR VE TOPLUMSAL ROLLER

Toplumların yemek ve cinselliğe atfettiği manalar, bireyin bu iki aksiyona yaklaşımını da şekillendirir. Örneğin, “kadının mutfakta yer alması” ve “erkeğin güçlü olması” üzere toplumsal kalıplar, hem beslenme rollerini hem de cinsellikteki beklentileri etkileyebilir. Bu durum, bireyin hem vücuduyla hem de cinselliğiyle kurduğu bağlantıyı şekillendiren kültürel kodlara işaret eder.

5. AFRODİZYAKLAR VE CİNSEL MİTOSLAR

Tarih boyunca kimi yiyeceklerin cinselliği artırdığına inanılmıştır: İstiridye, çikolata, kırmızı şarap, çilek… Bilimsel olarak birtakım besinlerin dolanımı artırarak cinsel isteği destekleyebileceği kabul edilse de, birçok vakit bu tıp inanışlar ruhsal tesirlerle (plasebo) desteklenir.